Haberlere Kısa Bir Bakış – 31

- Trump’ın Gazze Planı Hayata Geçiriliyor: İlk Aşamada Anlaşma
09/10/2025 tarihinde, Gazze’de Trump planının uygulanmasının ilk aşaması konusunda bir anlaşmaya varıldığı duyuruldu; bu aşama ateşkes ve Yahudi tutuklularla Filistinlilerden tutukluların takasını içeriyor.
Gizli olmayan görüşmeler, Trump’ın Gazze planını uygulamak üzere Hamas heyeti ile Yahudi varlığı heyeti arasında 06/10/2025’te Mısır’ın Şarm el-Şeyh kentinde başladı.
Müzakerelerin üçüncü günü olan 08/10/2025’te, Amerikan özel elçisi Steve Witkoff ile Trump’ın damadı Jared Kushner’in, Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman el-Thanî’nin, Türkiye istihbarat teşkilatı başkanı İbrahim Kalın’ın ve Yahudi varlığı heyeti başkanı Ron Dermer’in katıldığı ilan edildi.
Hamas heyet başkanı Halil el-Hiyye şöyle dedi: “İsrail işgalini denedik; ona bir an bile güvenmiyoruz. Tarih boyunca sözlerine uymamıştır; bu yüzden Başkan Trump ve garantör ülkelerden teminatlar istiyoruz. Savaşı bitirmeye olumlu bir şekilde ulaşmaya hazırız.” (El-Kahire Haber Kanalı, 07/10/2025).
Bilindiği üzere Yahudi varlığı sözlerine ve imzaladığı anlaşmalara bağlı kalmaz, hatta şimdi Lübnan’da olan gibi ve önceki tüm anlaşmalarda olduğu gibi, Amerika ve başkanı garanti verse de. Çünkü bu varlığın hıyanet ve ihanet eğilimi vardır ve sözünü tutmadığında Amerika’nın ona karşı bir şey yapmayacağını bilir; zira bu varlık onun üssüdür ve onu korumaya özen gösterir, ne yaparsa yapsın her türlü desteği sunar. Bu nedenle Yahudi varlığı yalnızca güç dilini anlar; ona güçle karşı çıkan ve onun belkemiğini kıran herkes karşısında hemen eğilir ve onuru kırılmış, sefil asıl haline döner.
Katar Dışişleri sözcüsü Maicid el-Ensari ise “Hamas’ın Doha’daki ofisinin varlığı, 2006’dan bu yana Doha’nın yürüttüğü arabuluculuk aracının bir parçasıydı” dedi. (El-Cezire, 07/10/2025)
Burada Katar itiraf ediyor ki o, Amerika için bir araçtır; Hamas’ı ve diğerlerini ABD’nin istediği tavizleri vermeye teşvik, ehlileştirme ve baskı uygulama rolünü oynuyor. Katar, ABD’nin talebi üzerine 2006’da Hamas’ı Filistin seçimlerine sokmaya ve Filistin Yönetimi içinde iktidara katılmaya ikna ettiğini (Katar Emiri Temim’in de belirttiği gibi) ikna etmişti. Böylece Hamas, Gazze yönetimine bulaştı ve daha sonra 2017’de iki devlet çözümünü kabul etmeye zorlandı; bütün Filistin’in kurtuluşunu savunmaktan vazgeçip Amerikan projesine göre yalnızca Gazze ve Batı Şeria üzerinden Filistin devleti kurulmasını kabullendi.
Planının varılan anlaşmayla ilgili olduğunu duyuran Amerikan Başkanı Trump, “planının İsrail lehine olduğunu ve amaçlarından birinin İsrail’e uluslararası desteği yeniden kazandırmak olduğunu” söyledi. “Ayrıca Erdoğan’ın, tutuklu Yahudilerin serbest bırakılması için Hamas üzerinde baskı uygulamadaki rolünü övdü.” Çünkü Erdoğan Amerikan emirlerini harfiyen yerine getiriyor ve Amerikan siyasetinin hesabına birçok bölgede başarılar sağladı.
Trump ayrıca bu haftanın sonunda Orta Doğu’ya gidebileceğini, muhtemelen Mısır’ı ziyaret edeceğini ve Gazze’yi ziyaret etmeyi düşündüğünü açıkladı. Halbuki kendisi, Gazze’nin yıkılması, halkının öldürülmesi, halkın göç ettirilmesi ve buranın bir tatil beldesine dönüştürülmesi için bu varlığa destek veren kişidir.
İslam ülkelerinin yöneticileri de onu destekledi; planını onayladılar, Gazze halkını iki yıl boyunca yüzüstü bıraktılar ve onları vahşi Yahudi varlığının insafına terk ettiler.
- Fas’taki gösteriler sürüyor, Avrupa Birliği sükûnet çağrısı yapıyor
Fas’ın birçok kentinde gösteriler devam ediyor. 05 Ekim 2025 tarihinde Kazablanka’da, el-Fidâ mahallesinde toplanan göstericiler “Halk yolsuzluğun düşmesini istiyor” sloganını attılar ve Ahnûş hükümetinin istifasını talep ettiler. Başkent Rabat’ta da benzer sloganlar yankılandı. Gösterilerin 09/10/2025 tarihinde de sürdürülmesi çağrısı yapıldı.
Bu protestolar, 27/09/2025 tarihinde, Agadir’deki devlet hastanesinde sekiz hamile kadının sezaryen doğum sırasında hayatını kaybetmesi üzerine birçok şehirde başlamıştı. Başlangıçta sağlık ve eğitim koşullarının iyileştirilmesi talebiyle başlayan eylemler, zamanla hükümetin düşürülmesi talebine kadar yükseldi. Başbakan Aziz Ahnûş yaptığı açıklamada, “Hükümetinin gençlik hareketlerinin taleplerine karşı duyarlı olduğunu ve diyalog ile tartışmaya hazır bulunduğunu” söyledi.
Avrupa Birliği ise, “ilgili tarafları sükûneti korumaya” çağırdı. Avrupa Komisyonu sözcüsü Enver el-‘Anûnî, 03/10/2025 tarihinde yaptığı açıklamada bu çağrıyı dile getirdi.
Bu, Avrupa Birliği’nin Fas’ın iç işlerine müdahale etme girişimidir. Çünkü AB, Arap ve İslam ülkelerinde çıkabilecek devrimler ve ayaklanmaların, bu ülkelerdeki Batı nüfuzunu ortadan kaldırmasındanendişe ediyor. Özellikle de eğer bu talepler İslami bir mahiyet kazanır, İslam bayrakları yükselir ve Hilafet’in kurulması ile İslam’ın uygulanması çağrısına dönüşürse, bu korku daha da artar.
Görünüşe göre bu ayaklanma, İslam düşüncesine dayanan şuurlu bir siyasi liderlikten yoksun. İslami bakış açısından çözüm önerileri sunan, ülke için Kur’an ve Sünnet’ten çıkarılmış bir anayasa ortaya koyan bir siyasi önderliğe ihtiyaç duyulmaktadır.
- ABD’de Demokratlar ile Cumhuriyetçiler arasındaki çatışma kızışıyor
Trump yönetimi, 05/10/2025 tarihinde İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem’in Fox News’e yaptığı açıklamaya göre, Demokratların kalesi sayılan Chicago’yu “savaş bölgesi” olarak nitelendirdi. Noem, şehrin Demokrat belediye başkanı Brandon Johnson hakkında “Onun şehri bir savaş bölgesi ve o da [sorunlara çözüm üretmek yerine] Biden yönetimine yaltaklanan birisi” dedi.
Trump ise 04/10/2025 tarihinde federal personel ve tesisleri korumak üzere Illinois eyaletindeki Chicago’ya 300 Ulusal Muhafız görevlisi gönderilmesini emreden bir kararname imzaladı. Eyaleti Senato’da temsil eden Cumhuriyetçi senatör Dick Durbin ise “Başkan suçla mücadele etmeye çalışmıyor, korku yayıyor” dedi.
Chicago, Trump’ın Ulusal Muhafız gönderilmesini emrettiği Demokrat yöneticili beşinci şehir oldu; daha önce Los Angeles, Washington, Memphis ve Portland için de bu adım atılmıştı.
Trump, ordunun konuşlandırılmasını reddettikleri gerekçesiyle Chicago belediye başkanının ve Illinois valisinin hapse atılmasını talep etti.
Başkan Trump’ın planları partizan temelde destek ve karşıtlıkla karşılandı: Cumhuriyetçilerin kontrolündeki 23 eyalet Trump kararını desteklerken, Demokratların kontrolündeki 22 eyalet karşı çıktı.
Bu durum, Demokratlar ve Cumhuriyetçiler arasındaki çatışmanın şiddetlendiğini gösteriyor. Geçmişte rollerini değiş tokuş eder ve politika uygulamalarında yöntem değişikliklerinde anlaşırlardı. Bu durum, ABD’nin daha fazla çatışma ve bölünmeye doğru gittiğini, birliğinin sarsıldığını ve ayrılma çağrılarının arttığını gösteriyor; bu da ABD’nin çöküşünün işaretlerindendir. Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet’i kurmak için çalışan Müslümanlar, tüm bunları İslam topraklarını ve tüm insanlığı onun ve diğer sömürgeci devletlerin şerrinden kurtarmak için kullanmalıdır.