#ABD #Amerika #Filistin #Genel #Güvenlik #İran #Jeopolitik #Ortadoğu #Siyaset #Tema #Yahudi Varlığı

ABD-İsrail İlişkileri Yeniden Şekilleniyor

ABD-İsrail İlişkileri Yeniden Şekilleniyor

ABD-İsrail İlişkileri Yeniden Şekilleniyor

Başkan Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile doğrudan iletişimi aktif olarak sonlandırarak ABD-İsrail ilişkilerini yeniden şekillendiriyor.

Trump’a yakın kaynaklar, Netanyahu’nun ABD politikasını manipüle ettiğini ifade ediyor ve bu durum Trump’ın kararlı bir kopuş yaşamasına neden oluyor. Anadolu Ajansı’nın haberine göre, bir İsrailli yetkili “Trump’ın en çok nefret ettiği şey, aptal gibi gösterilmek ya da kandırılmak” diyor. İsrail’in İran ve Gazze konusunda net stratejiler sunamaması, Trump’ın hayal kırıklığını artırıyor. Bu hamle, ABD’nin geleneksel İsrail desteğinden önemli bir sapma anlamına geliyor.

Waltz’ın Görevden Alınması, İsrail’in Aşırı Etkisini Ortaya Koyuyor

Trump, Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz’ı, İran’ın nükleer programı konusunda Netanyahu ile gizlice iş birliği yaptığı gerekçesiyle görevden aldı. Eski bir Yeşil Bereli olan Waltz, askeri müdahaleleri savunurken, bu yaklaşım Trump’ın diplomatik stratejisiyle çelişiyordu. The Daily Beast’e konuşan bir Beyaz Saray yetkilisi, “Waltz, ABD politikasını Trump’ın rahat hissetmediği bir yöne çekmek istiyordu” diyor. Waltz’ın Şubat öncesi Netanyahu ile koordinasyon kurması Trump’ı öfkelendiriyor. The Times of Israel’e göre bir Trump danışmanı, “Kendi ülkenin başkanına hizmet edersin, başka bir ülkenin başkanına değil” diyerek tepkisini dile getiriyor.

Güvenlik Açıkları Güvensizliği Artırıyor

Waltz’ın İsrail istihbaratıyla bağlantılı TeleMessage uygulamasına güvenmesi, Trump’ın İsrail’e dair şüphelerini artırıyor. Uygulamadaki açıklar, hassas verilerin sızmasına neden olarak ABD yetkililerini olası casusluk riskleri konusunda alarma geçiriyor. Drop Site News’e göre Senatör Ron Wyden, “Hükümetin, bariz istihbarat riskleri taşıyan bir Signal kopyasını kullanmak için hiçbir gerekçesi yok” diyor. Waltz’ın hassas bir Signal sohbetine bir gazeteciyi yanlışlıkla eklemesi de güveni daha da zedeliyor. Bu ihlaller, Trump’ın İsrail’in etkisinden uzaklaşma kararlılığını pekiştiriyor.

Husilerle Ateşkes, İsrail’i Yalnızlaştırıyor

Trump, 1 Mayıs 2025’te Yemenli Husilerle bir ateşkes ilan ederek İsrail’i karar sürecinin dışında bırakıyor. Anlaşma, ABD’nin askeri operasyonlarını durdururken, Husi saldırıları İsrail’e karşı sürüyor ve bu durum İsrail’i savunmasız bırakıyor. CNN’e göre Netanyahu, “İsrail kendi kendini savunacaktır” diyerek yalnızlığı vurguluyor. Trump’ın tek taraflı kararı, ABD çıkarlarını İsrail’in güvenlik ihtiyaçlarının önüne koyuyor. CNN’e konuşan eski ABD Orta Doğu Temsilcisi Dennis Ross, “Trump yönetimi Amerika’nın çıkarlarını düşünür” diyor.

İran Diplomasi Süreci İsrail’i Dışlıyor

Trump, İran’la diplomatik bir anlaşma süreci başlatarak, İran’ın nükleer programının tamamen sonlandırılmasını isteyen İsrail’i endişelendiriyor. 2015 anlaşmasına benzeyen bu görüşmeler, İran’ın kapasitesini sınırlamaya odaklanıyor ancak tamamen ortadan kaldırmayı hedeflemiyor. Israel Hayom gazetesi yazarı Ariel Kahana’ya göre, “Netanyahu gerekli kararları almakta gecikiyor,” ve bu durum Trump’ın sabrını taşırıyor. İsrail’in müzakerelerden dışlanması, Trump’ın bağımsız yaklaşımını ortaya koyuyor. Bu değişim, İsrail’in ABD’nin Orta Doğu politikasındaki etkisini sorgulatıyor.

MAGA, İsrail Karşıtı Duyguyu Körüklüyor

Trump’ın “Make America Great Again” (MAGA) hareketine bağlı danışmanları, İsrail’in güvenilirliği konusunda şüpheyle yaklaşılan bir dış politika izliyor. Bu isimler, “Önce Amerika” gündemini savunarak İsrail’in stratejik değerini sorguluyor. Politico’ya göre aşırı sağcı aktivist Laura Loomer, Waltz’ın görevden alınmasına etkide bulunmasının ardından “başardık” diyor. Trump’ın manipülasyona olan alerjisi ve güvenlik endişeleri, İsrail’e karşı daha sert bir tutum geliştirmesine neden oluyor. Anadolu Ajansı’na konuşan bir İsrailli yetkili, “Trump’ın en çok nefret ettiği şey, aptal gibi gösterilmek” sözünü yineleyerek bu tutumu açıklıyor.

Politika Değişikliği İttifakları Yeniden Şekillendiriyor

Trump’ın Netanyahu ile ilişkileri sonlandırması ve Waltz’ın görevden alınması, ABD-İsrail ilişkilerini birkaç hafta içinde köklü şekilde değiştiriyor. İsrail, ABD’den azalan askeri destekle Husi tehdidine karşı tek başına mücadele etmek zorunda kalıyor. Trump’ın İran diplomasisine odaklanması ve İsrail’i önemli karar süreçlerinden dışlaması, ortaklığın zayıfladığını gösteriyor. CNN’e konuşan Dennis Ross, “Trump yönetimi Amerika’nın çıkarlarını düşünür” diyerek bu yeniden yapılanmayı vurguluyor. Bu değişim, parçalanmış bir ittifakı ortaya çıkarıyor ve İsrail’i bölgesel zorluklarla tek başına başa çıkmaya zorluyor.

Kaynak: Thought Smash

 

Husi Füzeleri

Husi Füzeleri

Yorum Bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir